| | |||||||||||||||||||||||||||
| |||||
 |
| | Konuyu Paylaş | Seçenekler | Stil |
23 August 2009, 01:41
| #1 (permalink) |
 Üyelik tarihi: Nov 2008 Nerden: İstanbul - Beylikdüzü
Mesajlar: 9.449
Durum:  | Sörf Turizmi Sayesinde Gökçeada'da Tatil Sezonu 250 Güne Çıkarıldı  Aydıncık sahilinde rüzgârı keşfeden yatırımcıların bölgeye sörf okulu ve tesis yapması, Gökçeada'da turizm mevsiminin 45 günden 250 güne çıkmasına sebep oldu. Yerli turistler, adanın tarihi yerleri ve denizi için, yabancı turistler rüzgâr sörfü için Gökçeada'ya akın akın geliyor. Adanın sörf alanları konusunda yakın bir tarihte marka olacağını düşünen iş adamı Erdoğan Çınar, bölgeye 7 milyon lira harcayarak Türkiye'nin ilk ve tek sörfçülere yönelik hizmet veren konaklama ve sörf okulunun bir arada olduğu tesisi kurdu. Gökçeada sörf turizmi ile adı anılacak durama geldiğini hatırlatan Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay, "Bazı mevzuat gereği eksikliklerimiz var, onları da tamamladığımızda Doğu Akdeniz'in en büyük sörf alanı burası olacak. Hatta şuanda Romanya ve Bulgaristan'dan gelen sörfçüler burayı gördükten sonra artık Alaçatı'ya gitmiyorlar. Hatta burasının adının duyulmasını istemiyorlar. Çünkü buraya gelen bir daha başka yere gitmiyor. Şu an Türkiye'de en uzun ve en rahat sörf yapılan yerin Gökçeada olduğunu bölgenin kalabalık olmaması için bölge hakkında hiç konuşmuyorlar. Ama bizler Almanları da buraya çekmek istiyoruz. Bizim amacımız bu bölgede 365 gün turizmin olması." diye konuştu. Türkiye'de sadece sörf tutkunlarına hizmet veren konaklamalı sörf okulu sahibi olan Erdoğan Çınar, "Gökçeada üzerinde 300 gün boyunca esen kesintisiz bir rüzgâr var. Adadaki rüzgâr arkadan geldiği için denizde dalga yaratmıyor. Bu da rüzgâr sörfü tutkunları için çok elverişli bir alan oluşturuyor. Bu bakımdan Gökçeada muadillerine göre ya da çok bilinen sörf yerlerine göre emsalsiz bir özellik gösteriyor. Gökçeada gerek Yunan adaları, gerekse Alaçatı ile kıyaslandığında daha geniş bir parkura sahip. Kıyıya paralel bir parkur olması sebebiyle daha çok sayıdaki sörfçüyü aynı anda denizde tutabiliyor. Sörf bilindiği gibi elbise ile yapılan bir spor bundan dolayı mevsimi çok uzun 8 aya kadar çıkabiliyor. Biz 300 günün neredeyse hepsini kullanabileceğiz ilerde. Gökçeada içinde bu bulunmaz bir nimet çünkü, iki yıl öncesine kadar adada turizm sezonu 45 gün ile sınırlıydı. Bu rakamlar çok geride kaldı. Buraya gelen misafirlerimize 250-300 güne kadar konaklatabileceğiz." şeklinde konuştu. Türkiye'nin en meşhur yeri olan Alaçatı'da bir kişinin sadece sörf yapmayı öğrenmesi için en az 400-500 lirayı gözden çıkarması gerektiğini kaydeden Çınar, şunları söyledi: "Sörf pahalı bir spor gibi görünse de tüm alt yapıyı çok uygun koşullarla sağlayabiliyoruz. Cebine 200-250 lira koyan bir vatandaşımız. Tüm imkanlarımızdan, sörf elbisesi, bordu, yelkeni ve hocası dahil iki günde bu sporu öğrenebilir. Sörf, 7'den 70'e herkesin yapabileceği bir spor. Ancak Türkiye'de çok popüler değil her şeye rağmen, bizim buraya gelen müşterilerimiz genellikle Bulgaristan ve Romanya ağırlıklı. Bu ülkedeki sörf tutkunları ne zaman rüzgârın haberini alsa buraya akın akın geliyorlar. Bizim asıl amacımız Türkiye'de bu sporu yaygınlaştırmak. Burası, Türkiye'de sörf okulu olarak tasarlanmış, sörf tutkunlarına hizmet ve altyapı sunmak için planlanmış ilk ve tek tesis olarak biz öncüyüz. Alaçatı'da çok sayıda sörf okulu var. Ancak onlar bizim kadar planlı bir şekilde yola çıkmadılar. Bizim alt yapımız ve parkurumuz onlarla kıyaslandığında inanılmaz derecede zengin." (CİHAN) |
| Liquid Force Witness Grind 136 Wakeboard, Vantage Binding Protec Ace Matte Wake Helmet, Ronix Frank Life Jacket Slope: Burton Dominant 154 Snowboard, Burton Cartel Binding Park: Capita Horroscope 151 Snowboard, Union Ultrafear Binding 32 Lashed Fasttrack Boot, Red Mutiny II Helmet http://www.facebook.com/Orumcenk Bence, Galatasaray'lılık din gibi, mehzep gibi yerleşmiş, köklü bir inançtır. Galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve Galatasaray'lılığımla her zaman gurur duyarım. | |
|  |
|
23 August 2009, 01:48
| #2 (permalink) |
| Üyelik tarihi: Nov 2008 Nerden: İstanbul - Beylikdüzü
Mesajlar: 9.449
Durum: | Güneşin en son battığı yer: Gökçeada Çanakkale`ye bağlı, Ege Denizi`nin kuzeyinde yer alan Türkiye`nin en büyük adası olan Gökçeada, eski adıyla İmroz, ülkemizde güneşin en son battığı yer unvanına sahip. Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay,yaptığı açıklamada, 2000`li yıllardan sonra adada turizmin oturmaya başladığını söyledi. Türkiye`nin en büyük adası olan Gökçeada`nın şu anda kendi potansiyeli ile ayakta kalabilecek duruma geldiğini ifade eden Atalay, `Dünyanın en sağlıklı hava kordonunun bulunduğu bir yerdeyiz. İnsanlar belki 150 yıl yaşamıyor, 100 yıl yaşıyor ama sağlıklı yaşıyor. Bu da buradaki oksijen kordonundan kaynaklanıyor. Kuzey Ege`nin böyle bir güzel tarafı var` dedi. Gökçeada`nın yıllarca `ulaşılabilir` bir ada olmadığını, sıkıntıların bundan kaynaklandığını anlatan Yücel Atalay, `Ancak Başbakanımızın 2005 ve 2007 yıllarında buraya gelmesinden sonra, sürekli ulaşım sıkıntısı dile getirildi. Çanakkale Boğazı ile adalar arasında deniz ulaşımını sağlayan GESTAŞ`a ödenek aktarıldı. Gökçeada 1 gemisi ve yeni bir araba vapuru alındı, deniz otobüsü yapıldı. Ulaşılabilirliği sağlamadığınız sürece böyle beldelere insanları çekme şansınız çok zor. Kaleköy ovasında yapımı devam eden hava alanımız bitmek üzere. Üst yapı ihalesi yapıldı. 2 bin 400 metre uzunluğunda olacak. Çanakkale hava alanından daha büyük bir hava alanına sahibiz. 31 Aralıkta tamamen bitmiş olacak, önümüzdeki sezon hizmete açılacak` dedi. Adanın kendisi cazibe merkezi Yücel Atalay, Gökçeada`nın kendisinin bir cazibe merkezi olduğunu söyledi. Huzurlu, temiz denizi olan, rahat bir yerde tatil yapmak isteyenlere adayı tercih etmelerini tavsiye eden Atalay, turizmde, Gökçeada`nın potansiyelini ön plana çıkarmaya çalıştıklarını vurguladı. Kuzey Ege adalarının sezon olarak sıkıntılı bir durumu bulunduğunu, sezonun 60-70 günle sınırlı olduğunu dile getiren Atalay, `Ama Gökçeada`nın bir artısı var. Doğu Akdeniz bölgesinin en iyi sörf alanına sahip` şeklinde konuştu. Alternatif turizm kaynaklarının ortaya çıkarılmasıyla adada turizm sezonunun 8 aya çıkarılabileceğini anlatan Atalay, `Son 5 yıldır bunu yaşıyoruz. Artık sörf burada bilinir hale geldi. Bulgaristan`dan, Romanya`dan insanlar gelip burada sörf yaparak turizme katkı sağlıyor. Tabi bunu daha iyi duyurup daha farklı ülkelerden insanları çekmemiz gerekiyor. İnsanları buraya çekebilmemiz için tesisleşme şart. Burası sit bölgesi ilan edilmiş, ama altyapısı yapılmamış. Elimiz kolumuz bağlı. Şimdi biz haritalar yapıyoruz, bu haritalar bittikten sonra turizm amaçlı koruma planlarını da devreye sokacağız. Bunlar bittikten sonra tesisleşmenin de önü açılacak. O zaman çok daha farlı olacak. Bu bir sarmaldı. Ortak akılla çözülmeye başlandı. Gökçeada, 5 yıl sonra ülkesine kaynak aktarabilecek konuma gelecek. Bu da turizmde yaratmış olduğu katma değerle olacak` dedi. Gökçeada Belediye Başkanı Yücel Atalay, adanın çok verimli ovalara sahip olduğunu bildirdi. Türkiye`de güneşin en son battığı, uç noktada olduklarını belirten Atalay, `Domatesin en ucuz olduğu dönemlerde, bizde domates oluyor. Dolayısıyla ürettiğinizin ekonomik bir değeri olmuyor` dedi. Bu nedenle `Organik Yaşamı Adada Öğrenmek` projesini geliştirdiklerini dile getiren Atalay, proje ile tarımı turizmin içine entegre etmek istediklerini anlattı. Dünyada organik yaşam üzerine bir trendin var olduğunu, insanların sağlıklı ürünler tüketmek istediklerini ifade eden Atalay, insanların sağlıklı yerde turizm yapmak istediklerini vurguladı. Atalay, bu kapsamda AB için hazırladıkları `Organik Yaşamı Adada Öğrenmek` projesinin kabul edildiğine işaret ederek, tarımı turizmin içinde aplike etmek istediklerini anlattı. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile yaptıkları çalışmalar sonucunda adaya fakülte kurulacağı bilgisini veren Atalay, bir beldenin yaşayabilmesi için o beldenin belli bir nüfusa ulaşması gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu: `Ada en az, 12-15 bin nüfusa sahip olmalı. Başka yerlerden insanları getirerek, köy kurarak, beldeyi hareketlendirme şansımız bulunmuyor. Çünkü adalılık farklı bir şey, bir kültür. Dolayısıyla nitelikli insan gücüne ihtiyacımız var` diye konuştu. Kaynak: http://www.ihlassondakika.com/detail.asp?id=197473 |
| Liquid Force Witness Grind 136 Wakeboard, Vantage Binding Protec Ace Matte Wake Helmet, Ronix Frank Life Jacket Slope: Burton Dominant 154 Snowboard, Burton Cartel Binding Park: Capita Horroscope 151 Snowboard, Union Ultrafear Binding 32 Lashed Fasttrack Boot, Red Mutiny II Helmet http://www.facebook.com/Orumcenk Bence, Galatasaray'lılık din gibi, mehzep gibi yerleşmiş, köklü bir inançtır. Galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve Galatasaray'lılığımla her zaman gurur duyarım. | |
|
| |
Normal
