Üyelik tarihi: Nov 2009 Nerden: izmir karsıyaka dogumlu ve halen de burada yasıyorum
Mesajlar: 4.494
| Değerli kayakçı arkadaşlarım ve tüm değerli genç kardeşlerim, yine bu aynı konuyla ilgili olarak sizinle bazı şeyleri artık ve son olarak paylaşayım, sonra da bu konuyu artık kapatayım, çünkü anlattıklarım zaten çok şeyi de apaçık izzah ediyor aslında. Neyse paylaşımım da zaten hemen altta;
1989 yılında İzmir'den arabayla ve dört mevsim lastikleriyle de ve ocak sonunda üstelik, çocuklarımızla da birlikte ve toplam 3 arabayla da yola çıktık, tüm Balkanları da, hiç karsız bir şekilde, tabi zincire de hiç gerek olmaksızın geçtik, İtalya'ya girdik, Süd Tiroll'er Dolomiti bölgesi Alta Baida'da ve 1650 m'lik taban kotu yüksekliğine de sahip Colfosco'ya gittik, takip ettiğimiz bu kara yollarımızda, İtalyanlar'ın aman ha sakın o çok yüksek pass denilen yerden geçmeyin dedikleri ve yaklaşık 2500 m'lik bir yükseklikten de geçen o çok ünlü Fatsarego geçidinden bile karsızca ve hatta buzsuzca bile ve tabi yine dört mevsim lastikleriyle ve yine zincirsizce de geçtik, tam 1,5 hafta boyunca da sırf o bölgedeydik, etrafta hiç, hatta zerre kadar bile kar yoktu ve ama geceleri çalışıp yaptıkları ve neredeyse de bol bol yapay kar takviyesine sahip durumdaki tüm kayak pistlerinde de mükemmel bir kayak tatili yaptık, kayak yapanlar da sadece bizler değildik, tüm sportif kayakçı turistlerle de birlikteydik üstelik, gündüzleri tüm kayak pistleri de adeta hep kayakçı kaynıyordu, bu gezi tam 2 hafta sürmüştü ve sonrası dönüşte de yine aynı yolla tüm Balkanlar üzerinden, yine sırf dört mevsim lastikleriyle ve yine hiç zincir bile takmadan ve hiç kara bile de rastlamadan İzmir'e dönmüştük. Zerde gençlik vardı ve bize bu 2 haftalık yollarda da Allah'ta herhalde bizlere acımış ve yardım etmişti sanırım. Hatta o yıl şayet yanlış hatırlamıyorsam, 26 Şubat 1989 yılı tarihinde DMİ Uludağ rasat istasyonunda o sabah yapılan kar kalınlığı ölçümlerinde, sadece 2 cm kalınlığında bir kar ölçüsü vermekteydi, o yıllarda internet ve siteleri de yoktu ve tabi bu kar ölçümlenmeleri de asla yayınlanamıyordu, ama bunu resmen yazılı isterseniz yada telefonla arayıp sorarsanız size veriyorlar, yada parası karşılığı yazılı rapor yolluyorlardı, dahası da o yıl Şubat sonunda, yani Mart ayına bile hiç girmeden, tüm Uludağ otelleri de resmen kapanmıştı. Her neyse sizlere bu anımı da paylaşmış olayım ayrıca, fakat sonrasındaki pek çok yıllarda da yine ben, Avusturya'nın, İtalya'nın keza Almanya'nın pek çok kayak merkezinde de, zaman zaman ve tüm etrafta zerre kadar bile kar yokken ve sırf da tamamen çıplak toprak durumundayken ve hem de km'lerce boylarda ve yine sırf yapay karlı kayak pistlerinde çok daha fazla da kayak yaptım yani, tabi oralarda ve o tip kayak pistlerinde kayak yapan da sadece bir tek ben değildim, pek çok yabancı sportif kayak turistiyle de hep birlikte üstelik. Yıllardır oralarda gördüğüm de şu ki, sadece bir tek kayak merkezinde mesela, adamlar belki 1000 veya 1500 dönümlük, hatta belki de 2000 dönümlük bir alanı kapsayan toplam kayak pisti alanlarını sırf yapay karlamayla götürebilmekteler neticede, bunları mutlaka görmeniz gerekiyor ve tabi bunun için de bu durumlara mutlaka tam denk gelip karşılaşmanız da gerekiyor ayrıca, işte ancak o zaman; bu konuda benim ne demek istediğim de tam olarak anlaşılacak bence. Not: Zaten genelde snowmaker yapay karının çoğu da, havayla çok soğuk su zerreciklerinin karıştırılıp ve çok soğuk bir havada yüksek bir basınçla da pulvarize edilip kayak pistlerinin üstüne püskürtülmesi sırasında ve bu basınlı hava su karışımı zerreler henüz kayak pisti tabanına inmeden, havada donarak ve bu çok küçük su zerrecikleri adeta ve neredeyse tam bir gerçek kar tipinde gibi kayak pistlerine de yağmaktadır, o yapay karlı kayak pistine açıkçası soğukta bastığınız zaman, ayağınızın veya kayağınızın altından zaman zaman gerçek bir toz karın verdiği o katır kutur sesin de tıpa tıp aynısını zaten duyarsınız üstelik, yani genelde bu tip toz kara yakın bir yapay karla, doğal kar arasında öyle çok fazla bir fark da yok aslında, ama bazı yerlerde boncuk granüle tipte kar yapan sistemler de var, işte bunlar biraz, hatta baya da farklılar.
Saygılarım ve başarı dileklerimle, hepimize de acil bol karlı dağlar diyorum.
Öner Gövsa |