ilter´isimli üyeden Alıntı

Ben, verilen cevaplar itibariyle bu kadar abartılan bir başlık daha görmedim hayatımda.

1- Skipass fiyatları her yerde gereksiz kazıklama amacı gütmüyor mu?
2- Otellerin ve tesislerin, sadece biz onlara mecburuz diye bizi resmen kazıkladığını bilmiyor muyuz?
3- Biz üstteki 2 maddeyi bile bile gidebiliyor muyuz?

Ben, telesiyej ve teleskilere yatırım yapılmadan her sene artan otel ve tesis paralarını haksız kazanç olarak görüyorum ve bu yüzden de verdiğim paraların üzerine soğuk su içip oturuyorum. Gerçekten bana bir hakları geçse, helal etmeyeceğim yani o kadar içime oturuyor. Bir aralar yelken sporu da böyleydi, şimdi yeni yeni tabana yayılmaya başladı.

Bu düzen, kazıklama üzerine kurulan bir düzenken kalkıp da "sen git, para kazanınca gel" demek abesle iştigalin daniskası. Bir gün bu hobi için harcayacağınız paralar size külfet gelmeye başlarsa, o zaman düşünürsünüz kazıklandığınızı bile bile gitmek içinize oturuyor mu oturmuyor mu? Helal etmediğiniz parayı onlara eksik vermek dolandırıcılık mı yoksa iç rahatlatmanın güzel bir yolu mu?

Şayet cesaretim olsa, skipass'larda kaçak geçmenin her türlü yolunu ararım buna ihtiyacım olmasa bile. Belki bu sayede fahiş fiyatlardan kaldığımız otellerde 1 gün fazladan kalırdık.

Her yerde 40-50 TL'ye kiralanan board'u Kartalkaya'da 90 TL'ye kiralamanın mantığını bana bir açıklayın da ondan sonra dolandırıcılıktan bahsedip insanları aşağılayın. Parası yeten gider diye bir mantıkla hiçbir zaman bir yere varılamaz. Yetmiyorsa, legal yollardan bunun nasıl mümkün kılınacağına bakacak. Olmuyor mu? O zaman sistem açığını arayacak.

Empati yeteneğiniz yoksa veya kazıklandığınızı hissetmiyorsanız, buraya cevap yazmayın.

Kazıklanmak = Haksız kazanç
Haksız kazançtan kesilen para ≠ Dolandırıcılık

Nokta.