1 August 2010, 19:44
|
#18 (permalink)
|
Üyelik tarihi: Jan 2009 Nerden: İstanbul_Cihangir
Mesajlar: 3.629
| kar´isimli üyeden Alıntı
Türkiye'deki kış sporları ve diğer ekstrem spor mağazalarını yurt dışıyla kıyaslamak için, Türkiye'de bu işin bir "endüstri" halini alması gerekir.
Yani yerel olarak bu işi yapanların sayısının "kritik kütle"ye ulaşması lazım.
Bunun olabilmesi için de Türkiye'deki kış sporları ve diğer spor tesislerini mekan koşulları açısından cazip, fiziksel ve ekonomik açıdan da cazip kılmak gerekir. Yani her anlamda o kayak merkezi "dağ başı" olmaktan çıkmalı.
Şu anda Türkiye'de iyi veya kötü niyetle bir takım kayak merkezlerine yatırımlar yapılıyor. Önemli olan "kaç yüz milyon Euro" harcandığı değil, o yatırımın ne kadar iyi planlandığı.
O kayak merkezinin hinterland'ında ne kadar nüfus yaşıyor? Bu alana giren nüfusun kış sporları yapma potansiyeli nedir? Planlanan tesisin sezon uzunluğu nedir; veya başka bir deyişle öncelikle en verimli tesislere mi yatırım yapılıyor?
Yapılan yatırımlar seçim bölgesindeki ağızlara bir parmak bal çalmak isteyen, milletvekili, belediye başkanı, parti il başkanları tarafından mı tetikleniyor; yoksa ulusal bir plana göre mi yapılıyor?
Bu soruların cevabına göre, Türkiye'de insanlar kış aylarını evde pinekleyerek değil gerçekten kayak / snowboard yaparak geçirir. Türkiye'de kış sporları mağazası açan Don Kişot'lar da yılda bir kaç yüz değil, onbinlerce adet satışa ulaşır. O zaman Avrupa'daki Intersport vb. gibi devlerle karşılaştırmak makul bir durum olur. | +1 |
Libtech Trice pro; Libtech skate banana
Flux TT bağlama GNU Freedom Bağlama
Thirtytwo Lashed ve ultralight bot Volcom ziptec mont ve pantalon
www.freedom.com.tr
insta: freedomcomtr
www.etniesturkey.com
klavye boardculuğunu bırak, git kay adam gibi! |
| |